Sayfalar

31 Ekim 2010 Pazar

Ben, her kimse.


Önce yüzünü buruşturdun ardından ağzını açtın, dudakların oynadı, parçalayan dişlerin göründü, bir sarılık dilinden aşağı doğru kaydı, sanırım bir şey söyledin; duymadım nefes alışverişinden başkasını.
“ Çok ekşi..” dediğine inandım “daha fazla yutamam.”. Korkunç uğultu, ekşi bir koku, ağzımızdaki yaraların acısı, her solukta biraz daha içimde. Kaçmak mı demiştin gitmek mi bilmiyorum aslında sen bir şey demedin ben duydum, kimse beni böyle sevmemişti. “Neye bakıyorsun?” diyecektim gözlerini kapattın, her yer hiçbir yer her şey hiçbir şey hepsi hiçbiri, maviydi.Kimse benden bu kadar nefret etmemişti. Şiirler vardı bir de kadınlar, tükenirlerdi. Çığlıklar vardı ve martılar, her sabah tanrım her sabah bitip tükenmezdi, dokunamaz beklerdim. Reçeteler ve haplar vardı, uyku kaçıran ve uyutan, kanatan kanırtan acı haplar vardı, hayır ekşiydiler ve mavi. Yanan eller ve titreyenler vardı soğuktan, soğukta büyüyen. Geldiler ve gördüm, her şey bitti. Fakat sen, vardın her gün her gece her an vardın, göremedim, bitemedi. Evet, benim o orospu seni ellerinden alan,evet benim o huzur verip ellerinde uyutan, evet benim o giden ellerinden atan. Evet benim o, sevdiğin bazen nefret ettiğin acı veren acı çeken, öldüren benim, ekşi haplar benim, martılar benim, korkunç düşler ve uykusuzluk.
kimsebendenböylenefretetmedi.
Hayır diyorum sana olamam hiçbiri, hiç biri olmadım ben, onların biri belki yüzlerin. Yüzlerindeki öfke yüzlerimde ki keder ve ben ve başka ben.
kimsebendenböylenefretetmedi.
Kulaklarımda uğultu, duyamıyorum. Titreyen eller düşüyor, dokunamıyorum.
kimsebendenböylenefretetmedi
Gözlerim akıyor, ekşisinden. Yutma, ben de yutamayacağım zaten.
kimsebendenböylenefretetmedi.
kimsebendenböylenefret
kimsebendenböyle
kimsebenden
kimse.
sen.
.

berfinbinbir/31 Ekim 2010/Kadıköy

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder